Küresel ısınmayla mücadele eden bir bitkinin keşfi: Deniz yosunu…

Özellikle son yıllarda küresel ısınma, beraberinde getirdiği iklim değişikliği ile Dünya üzerinde yaşayan her canlıyla beraber gezegenin kendisini tehdit ediyor. Her ne kadar bununla ilgili çalışmalar yapılsa da Dünya’nın oksijen seviyesi her geçen gün düşüyor. Bilim insanlarının küresel ısınmayla mücadele için yeni yeni kullanmaya başladıkları deniz yosunlarının işlevi nedir? Buyurun cevabı haberimizde…

DÜNYA 20.10.2022, 14:43 21.10.2022, 16:49
Küresel ısınmayla mücadele eden bir bitkinin keşfi: Deniz yosunu…

İklim değişikliği ile olan mücadelede insanların pek fayda sağladığı söylenememektedir. Aksine küresel ısınmayı tetikleyip, doğaya zarar verdikleri gözle görülür hale gelmiştir. Bilim insanları, son yıllarda iklim değişikliği ile mücadele etmenin yolu olarak deniz yosunlarına bel bağladılar desek yalan olmayacaktır. Çünkü yapılan araştırmalara göre, deniz yosunları çok büyük miktarlardaki karbondioksiti tıpkı bir sünger gibi içerisine çekip, oksijen miktarını arttırmaktadır.

Günümüzde deniz yosunlarının yılda yaklaşık olarak 175 milyon ton civarında, yani dünyadaki tüm arabaların sebep olduğu karbon emisyon gazının %10’unu içerisinde depoladığı düşünülmektedir. Dolayısıyla deniz yosunlarının yetiştirilmesi, çok hızlı büyümesini de artı bir faktör olarak sayarsaki Dünya’nın ve Dünya’daki yaşamın geleceği için hayati bir önem arz etmektedir. 

Okyanus çiftliği olarak geçen deniz yosunu tarlaları, Çin’de uzun zamandır yapılmaktadır. Küresel ölçekte, yılda yaklaşık olarak 12 milyon ton deniz yosunu yetiştirilmekte ve hasat edilmektedir. Bu yosunların dörtte üçü Çin’de üretilmektedir. Deniz yosunları herhangi bir kara bitkisinden 30 kat hızlı büyüyebilir. Bu da iklim değişikliği ile mücadele için hızlı bir çözümdür. 

Güney Pasifik Üniversitesi’nden Dr. Antonie De Ramon N’Yeurt, okyanusların %9’unun yosunlarla kaplı olması durumunda, bu yosunlardan metan gazı üretilebileceğini de açıklamıştır. Şöyle ki; bu durumda atmosferden yılda yaklaşık olarak 53 milyar ton karbondioksit gazı temizlenirken, aynı zamanda fosil yakıtlar yerine kullanılabilecek olan yeni bir biyometan üretilebileceğini söylemiştir.



Deniz yosunlarının üretilmesiyle eş zamanlı olarak sürdürülebilir balıkçılığın da artacağını söyleyen N’Yeurt, kişi baına yılda 200 kg kadar balık yetiştirilebileceğini düşünmektedir. Ayrıca bu sayede okyanustaki kirlilik azalacak ve biyoçeşitlilik de artacaktır. Dünya okyanuslarının %9’ u kulağa küçük bir alan gibi gelse de Avustralya’nın yüz ölçümünün yaklaşık olarak dört buçuk katına eşittir. 

Deniz yosunu yetiştiriciliği karlı mı?


Eski bir endüstriyel balıkçı olan Bren Smith, Amerika Birleşik Devletlerine bağlı olan Long  Island Sound’da deniz yosunu çiftliği işletmektedir. Smith, her yıl hektar başına 40 ton yosun ve bir milyon çift kabuklu deniz ürünü yetiştirmektedir. Smith’in deniz ürünleri çiftliğinde deniz yosunları sudan karbondioksiti çeker ve böylelikle suda kabuklu deniz hayvanlarının büyümesi için yeterli bir ortam oluşmaktadır.



Yetiştirilen bu yosunlar, tarımda ve endüstriyel amaçlarla ‘’hammadde’’ olarak da bir değere sahiptirler. 2011 yılında Smith, ABD’yi vuran Irene ve Sandy kasırgaları sonucunda ürünlerinin % 90’ını kaybetse de şu anda oldukça güzel ve karlı bir iş yürütmektedir. Hatta kendisi gibi başkaları da bu tarz çiftlikler ya da işletmeler kursun diye ‘’Green Wave’’ adında bir kuruluş dahi kurdular. 

Deniz yosunu yetiştirme tesisleri nasıl olmalı?


İklim Vakfı’nda çalışan Dr. Brian von Hertzen yosun yetiştirme tesislerinin nasıl olması gerektiğini açıklamıştır. Karbon polimerden oluşan, bir kilometre genişliğe ve yüzeyin yaklaşık 25 metre altına kadar batmış bir çerçeve yapısı içerisinde yetiştirilmesi gerektiğini söylemiştir. Ayrıca dikilen bu çerçevenin içerisine kabuklu deniz ürünleri ve diğer balık türleri de konulmalıdır. Böylelikle hem deniz yosunu üretilirken hem de sürdürülebilir balıkçılık da yapılabilir. Böylelikle denizlerde ve okyanuslarda haddinden fazla avlanan ve bu yüzden azalan balık popülasyonunun da toparlanacağını düşünmektedir. Ayrıca yetiştirilen yosunun kendisi, denizin dibinde yaşayan bakteriler ve deniz hıyarı gibi canlılar için önemli bir besin kaynağıdır. Böylelikle yosunların içine çektiği karbon, denizin dibine giderek atmosferden en az 1000 yıl boyunca uzaklaştırılacaktır. 

Yorumlar (0)