"Hong Kong sömürgen değil, karışma!"

Çin Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, Hong Kong'un artık bir 'İngiliz sömürgesi' olmadığını vurgulayarak, İngiltere'nin Hong Kong'a karışan ve Çin'in iç işlerine müdahale eden tutumlarını bir an evvel bırakmasını istedi.

DÜNYA 11.08.2019, 11:41
"Hong Kong sömürgen değil, karışma!"

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Çunying tarafından yapılan yazılı açıklamada, İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab'ın, Hong Kong Özel İdari Bölgesi Baş Yöneticisi Carry Lam ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesine tepki gösterildi. 

Hua, yaptığı açıklamada, "Özellikle belirtmek isterim ki bugün Hong Kong, Çin Halk Cumhuriyetinin bir özel idari bölgesidir. Artık bir İngiliz sömürgesi değildir." ifadesini kullandı. 

"İngiltere'nin Hong Kong üzerinde hakkı yok"

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hua Çunying, İngiltere'nin Hong Kong üzerinde egemenlik, siyaset ve denetim hakkına sahip olmadığına ve bölgeye herhangi bir dış müdahaleye müsamaha gösterilemeyeceğine dikkat çekti.

Hong Kong'un dış işlerinin Çin merkezi hükümetinin sorumluluğunda olduğunu kaydeden Hua, İngiliz hükümetinin doğrudan Hong Kong Baş Yöneticisini arayarak baskı kurmasını bir 'hata' olarak değerlendirdi.

Hua, "İngiltere'nin bir an önce Hong Kong'a karışan ve Çin'in iç işlerine müdahale eden davranışlarını bırakmasını talep ediyoruz." ifadesini kullandı. 

Telefon görüşmesinde ne konuşuldu?

Hong Kong Baş Yöneticilik Ofisi, dün Hong Kong Özel İdari Bölgesi Baş Yöneticisi Carry Lam'ın, kendisini arayan İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab ile 20 dakika boyunca telefon görüşmesinde bulunduğunu duyurmuştu. 

Lam, telefon görüşmesinde, toplumun farklı kesimlerinden kişilerin ifade ve toplanma özgürlüğüne saygı gösterdiklerini kaydederken, kamu düzenini bozan yasa dışı hareketler ve şiddete izin verilmeyeceğini vurgulamıştı. 

Hong Kong'da suçluların Çin'e iadesini kolaylaştıran yasa tasarısına karşı gerçekleştirilen protestolar 2 ayı geride bıraktı. Protestocular, Hong Kong Havalimanı'nda 2 gündür oturma eylemi yapıyor, aynı zamanda çeşitli güzergahlarda da protestolarına devam ediyor.

Hong Kong'da ne oluyor?

Protestolara neden olan, suçluların Çin'e iadesini kolaylaştıran yasa tasarısı, 3 Nisan'da parlamentoya sunulmuştu. Yeni düzenlemeyle, suçluların Çin ana karası, Çin'in Makao Özel İdari Bölgesi ve Tayvan'a iadesi kolaylaşıyor.

Yasa tasarısı, politik suçları kapsam dışında tutsa da 7,4 milyon nüfuslu Hong Kong'da halkın büyük bölümü, insanların Çin'in yargı sistemi altında keyfi gözaltılar, adil olmayan yargı süreçleri ve hatta işkenceye maruz kalacağı endişesini taşıyor.

Muhalifler yasanın çıkması durumunda, bunun Çin'in Hong Kong'daki siyasi muhalifleri hedef almasıyla sonuçlanacağından kaygı duyuyor.

Hong Kong, 1898 yılında imzalanan 'kira sözleşmesi' ile uzun yıllar İngiltere hâkimiyetinde kaldıktan sonra 1997 yılında Çin'e devredilmişti. Ortak deklarasyon dâhilinde Hong Kong'a, 2047 yılına kadar Çin'e yalnızca dış politika ve savunma gibi alanlarda bağlı kalarak 'tek ülke, iki sistem' politikasıyla idari bağımsızlığını ve yapısını koruma hakkı verilmişti.

Yorumlar (0)