400 öğrenci gözaltında! Son çare kanalizasyon oldu

Çin'in Hong Kong Özel İdari Bölgesi'nde geçen hafta başından beri üniversite kampüslerinde devam eden protestolarda, polis tarafından yaklaşık 400 öğrenci gözaltına alındı. Protestolar esnasında üniversitede mahsur kalan öğrencilerin, kaçmak için ilginç yöntemler kullandığı görüldü. 

DÜNYA 20.11.2019, 15:56
400 öğrenci gözaltında! Son çare kanalizasyon oldu

Hong Konglu göstericiler, geçen hafta başında üniversite kampüslerini ve kent merkezlerini işgal etmişti.

Polis ve güvenlik güçleri tarafından 10'dan fazla üniversite kampüsünün çoğunda kontrol ele alınmı, işgal yalnızca Polytechnic Üniversitesi'nde sürmüştü. Dün yapılan açıklamada, Polytechnic Üniversitesi'nden çıkan 600 göstericiden 18 yaşından büyük 400'ünün gözaltına alındığı ifade edildi. 

Çin'in Hong Kong Baş Yöneticisi Carrie Lam, operasyonun barışçıl bir şekilde sona ermesi adına protestocuların kampüsü en kısa zamanda terk etmesi için çaba göstereceklerini belirtti.

Kuşatma altındaki bekleyiş sürüyor

Diğer yandan, açıklamaların aksine Polytechnic Üniversitesi'nde bulunan 100 göstericinin, polis kuşatması altındaki bekleyişi devam ediyor.

Kanalizasyon sistemini kullanmaya başladılar

Öğrencilerin polisten kaçmak için son çare olarak kanalizasyon sistemini kullandıkları görüldü. 

Halatlarla aşağı indikleri görüldü

AFP ve Reuters haber ajansları tarafından yayınlanan görüntülerde, öğrencilerin polisten kaçmak amacıyla halatlarla aşağı indiği ve kanalizasyon yolu ile abluka altındaki binadan kaçmaya çalıştıkları anlaşılıyor. 

ABD'den protestoculara destek gelmişti

ABD Kongresi, Hong Kong’ta protestocuları destekleyen yasal düzenlemeyi onaylamıştı. Tasarının, en son ABD Başkanı Donald Trump'ın önüne gideceği belirtilmişti. 

Hong Kong hükümeti, ABD yasasının gereksiz ve temelsiz olduğunu belirterek kararlarından dönmesi hususunda uyarıda bulunmuştu. Çin de ABD’yi Hong Kong’un iç işlerine karışmayı bırakması hususunda uyarmış ve tasarının geçmesi halinde sert bir şekilde karşılık vereceğini söylemişti. 

Söz konusu gelişmelerin, Çin-ABD ticaret görüşmelerine hasar vereceği ve sekteye uğratacağı öngörülüyor.

Hong Kong'da neler oluyor?

Hong Kong'da göstericiler, Çin tarafından özgürlüklerine karışılmasına tepki gösteriyorlar. "Bir ülke, iki sistem" uygulamasıyla 1997 yılında Çin'e devredilen eski İngiliz kolonisi Hong Kong'da suçluların yargılanmak üzere Çin'e iadesini kolaylaştıran bir yasa tasarısı ortaya atıldı. 

Söz konusu yasa tasarısı, parlamentoya 3 Nisan günü sunulmuştu. Yeni düzenlemeyle birlikte suçluların, Çin'in Makao Özel İdari Bölgesi, Çin ana karası ve Tayvan'a iadesi kolaylaşacaktı. Yasa tasarısı, siyasi suçları kapsam dışında tutuyordu ancak 7,4 milyon nüfusa sahip olan Hong Kong'da halkın büyük bölümü, insanların Çin'in yargı sistemi altında keyfi gözaltılar, adil olmayan yargı süreçleri ve hatta işkenceye maruz kalacağı kaygılarına sahipti. 

Muhalifler, Hong Kong'daki siyasi muhaliflerin Çin tarafından hedef alınabileceğini düşünüyordu.

Tartışmalı yasa tasarısı, 23 Ekim günü resmen çekilmesine rağmen protestolar sürdü. Protestocular, polis tarafından uygulanan şiddetin soruşturulması amacıyla bağımsız bir komisyon kurulması, tutuklanan eylemcilere af çıkarılması, siyasi reformların yeniden başlatılması ve protestoların "ayaklanma" olarak adlandırılmasının sonlandırılması ve liderlerinin kendileri tarafından doğrudan seçilmesi gibi taleplerle gösterilerine devam ediyor.

Çin, bağımsız bir yargı ve toplantı hakkı gibi özgürlükler tanıyan ve ülke işlerine müdahaleyi önleyen "bir ülke, iki sistem" uygulamasına bağlı olduğunu ifade ederek, yabancı güçleri özellikle de ABD ve İngiltere'yi huzursuzluğu teşvik etmekle suçluyor. 

Yorumlar (0)