Yapay zeka duygularımızı yönetebilir mi?

Günümüzde yapay zekâ hayatımızın pek çok alanında söz sahibi. Banka işlemlerinizden alıveriş davranışlarınıza, arama motorlarından yemek siparişlerinize kadar birçok alan yapay zekâ ile desteklendirilmiş durumda. Peki yapay zekâ duygularımızı da müdahale edebilir mi? Detaylar haberin ayrıntısında yer alıyor…

BİLİM-TEKNOLOJİ 08.02.2022, 13:53 10.02.2022, 09:34
Yapay zeka duygularımızı yönetebilir mi?

Geçtiğimiz yıl teknoloji dünyasında oldukça önemli gelişmeler yaşandı. Facebook adını Meta olarak değiştirerek sanal evrenlere açılan kapıları araladı. Blok zincir teknolojileri dijital sanata da dahil olarak NFT kavramını hayatımıza soktu. Web 3.0 ile merkeziyetsiz internetin yolu açıldı. Teknolojinin bu kadar hızla ilerlemesi hayatımızı olumlu anlamda etkilerden bazı soruların da tekrar tekrar gündeme gelmesine neden oluyor: Yapay zekâ duygularımızı kontrol altına alabilir mi?

Basit müdahaleler halihazırda kullanılıyor

Bu soru bilgisayarlar ve yapay zekâ ortaya çıktığından beri gündeme gelen bir konu. Nitekim yapay zekâların insan hayatına müdahale edip yönetimi ele geçirdiği binlerce film yapılıp kitaplar da yazıldı. İşin fantastik bilim kurgu tarafı bir yana yapay zekâ günümüzde de duygularımıza müdahale edebiliyor. Örneğin Facebook’ta kullanılan bir yapay zekâ uygulaması kullanıcılar grup mesajları içinde bir çatışma yaşadığı zaman uyarı veriyor. Grup yöneticisi bu çatışmadan haberdar olduğu anda sohbete dahil olup sorunun çözülmesine yardımcı olabiliyor. Yine bir başka örnek de dünyanın en büyük şirketlerinden Amazon’a ait Halo adındaki sağlık bilekliğinden verilebilir. Halo akıllı bilekliği sadece sağlık ile ilgili verileri ölçmekle kalmayıp kişinin ses tonuna da odaklanarak ne zaman sinirli olduğunu tespit edip sağlık durumlarının bu durumdan nasıl etkilendiğine dair uyarılarda bulunuyor. Amazon gibi pek çok büyük şirket kişilerin bu tarz sağlığına zarar verici eylemlerini tespit ederek uyarı vermeyi sağlayan algoritmalar üzerinde çalışıyor.

Aile yapısına müdahaleler başladı

Günümüzde pek çok evli çift anlaşmazlıklardan dolayı ayrılma yoluna gidebiliyor. Ancak bu tür durumlarda ebeveynlerin çocukları ile kurdukları ilişki ve velayetin kimde olacağı gibi konular çocukların hayatını birçok açıdan etkileyebiliyor. İletişimsizlik her aile için bir sorun oluşturmasa da bazı durumlarda yıkıcı sonuçların doğmasına neden olabiliyor. Anne baba ve avukat üçlüsü arasında sürekli gitgelli bir iletişim yaşayan çocukların psikolojisi bu durumdan olumsuz anlamda etkileniyor. OurFamilyWizard adlı program ayrılan çiftlerin yaşadığı bu iletişim sorunlarının önüne geçmek için teknolojiden yararlanıyor. Uygulama içinde yer alan takvim ve mesajlaşma gibi özellikler velayet hakkındaki iletişim bozukluklarının önüne geçerek sağlıklı bir planlamayı ailelerin kullanımına sunuyor. Uygulamaya ayrıca terapist ve avukatlar da ulaşabiliyor böylelikle olası taciz sorunlarının da bu şekilde önüne geçilmiş oluyor.

Ses tonunuza göre duygu durumunuz tespit edilebilir

Uygulamalarda kullanılan ToneMeter adı verilen ses tonu ölçerler insanların duygu durumlarını ölçerek bunları şiddetlerine göre puanlıyor. Oldukça geniş bir veri tabanından destek alan bu uygulamalar milyonlarca insanın konuşmasını ve mesajlaşmasını bir referans olarak kullanıyor. Böylelikle uygulama içindeki algoritmalar farklı duygu durumlarını derecelendirerek kişilere uyarı yolluyor. Örneğin uygulama haklı olmasına rağmen haklılığını çok sinirli bir şekilde dile getiren bir insana uyarıda bulunarak daha sağlıklı bir şekilde iletişime geçmesine yardımcı oluyor. Uygulama bu özelliği sayesinde olası iletişim bozukluklarının önüne geçilmesinde kullanılabilir.

İleride olumlu duygulara teşvikler olabilir

ToneMeter uygulamasının geliştiricileri arasında bulunan Shane Helget uygulamanın çok yakın bir zamanda insanları sadece uyarmakla kalmayacağı, iyi bir şekilde kurulan iletişimleri de teşvik edeceğini açıkladı. Örneğin bu sayede kişilerin doğum ya da özel günleri birbirilerine bir uyarı ile gönderilebilir. Bu şekilde teknoloji ve yapay zekâ insanların iletişimine olumlu anlamda müdahale ederek olumsuz duygulardan uzaklaşmaları sağlanabilir.

Giyilebilir cihazlar gelişmiş okuma tekniklerini kullanıyor

2017 yılında San Francisco’da giyilebilir cihazlar ile duyguların tespit edilip gerekli uyaranların oluşturulmasına yönelik bir araştırma gerçekleştirildi. Çalışmada 35 çifte bileklere ve göğüslere takılabilen akıllı cihazlar takıldı. Bu cihazlar kullanıcıların vücut sıcaklıkları, terlemeleri ve kalp atış hızlarını anbean takip ettiler. Yapılan çalışmada uygulama çiftlerin kavga etme olasılıklarını yüzde 85’in üzerinde bir oranla doğru tahmin etti. Şüphesiz daha çok kişi tarafından kullanılıp veri tabanı geniş tutulduğu takdirde bu oran daha da artacaktır. Bu cihazlar sadece uyarı verip olası tartışmaların önüne geçmek yerine size fiziksel olarak da müdahale ederek daha iyi hissetmenizi sağlayabilir. Örneğin göğüs kısmına takılan giyilebilir akıllı cihazlar endişe ettiğinizde ya da kaygılandığınızda size tıpkı biri sarılıyormuş gibi hissettirerek rahatlamanızı sağlayabilir.

Duygularımıza müdahale edilmesi ne kadar doğru?

Bu tür giyilebilir uygulamaların yapay zekâ ile duygularımıza müdahale etmesi için kullanılmasının doğru olup olmadığı sürekli olarak tartışılıyor. Ancak buradaki durum yapay zekânın müdahale etmesinden çok teşvikte bulunması ya da yönlendirmesi. Tıpkı bir psikoloğun insanlarla konuşarak onları doğru davranış kalıbına sokması gibi yapay zekâ da bu yönlendirme görevini üstleniyor. Yine de yanlış yönlendirme yapılan bazı durumlarda olayın daha da büyümesi mümkün. Ancak bu şimdilik düşük bir ihtimal olarak görülüyor. Bunun yanı sıra gelişmiş veri tabanları ile birlikte zamanla yüzdesel olarak daha olumlu sonuçlar ortaya çıkacaktır.

HABERNEDİYOR.COM | TAYFUR BAL - ÖZEL HABER

Yorumlar (0)