Türkiye’de inovatif startup sorunu

Startuplar, devlet ve uluslararası kuruluşlardan hibe ve teşvik alıyor. Yeni fikirlerin alışılmışın dışına çıkması yeni sorunları da beraberinde getirebiliyor.

BİLİM-TEKNOLOJİ 09.09.2019, 16:06 10.09.2019, 16:48
Türkiye’de inovatif startup sorunu

Neredeyse yediden yetmişe herkes teknolojinin içinde ve ne kadar geliştiğinin de farkında. Bu da gerek kullanıcıya kolaylık sağlıyor, gerek de bilişim sektöründe çok güçlü alanlar yaratıyor. Bu güçlü alanda, sermayeye gerek olmaksızın proje fikirleri kolaylıkla ortaya atabiliyor. Hemen hemen herkes, çevresindekilerden mutlaka bilişimle ilgili fikirleri olduğunu; uygulama, internet sitesi gibi projeleri gerçekleştirmek istediklerini duyuyor.

Fizibilitesiz başlangıçlar ayak bağı oluyor

Startup türünde iş fikirlerinde faaliyete geçilse bile çoğunlukla şirket kurulmuyor, başta vergilendirme yapılmıyor. Dolayısıyla, bu tür startuplar yatırım alıncaya kadar büyük bir muamma içinde hareket edebiliyor, sadece büyümeyi düşünüyor; yasalara uyum gibi konular da önemsenmiyor. Nihayetinde melek yatırımcı gibi bir kanal bulup yatırım aldığı noktada da geçmişteki hatalar ayak bağı olmaya başlıyor.

Yatırımcılar, startup’lara yatırım yapmak istiyor


Kanunlar her ne kadar yatırımcıyı korusa da, yatırımcı kanun ve bürokrasiden uzaklaşabilen bir startup’a yatırım yapma riskini göze alabiliyor. Kanun ve bürokrasiden uzaklaşan bir startup daha atik davranabiliyor, daha yüksek getiri sağlayabiliyor.

Köklü firmalar startup kuruyor

Köklü şirketler, bir startup kurup yeni ürünlerini bu startup’a yaptırıyor. Ana şirketin hantallığından etkilenmesini istemiyor. Böylece startup’larla daha kısa sürelerde sonuç alabiliyorlar.

Hibe ve teşvik alanlar iş bitirmiyor

 
Yukarıdaki Küresel İnovasyon Endeksi’nde kırmızıyla belirtilen yazılar startup kayıplarının bazı başlıklarını gösteriyor. Tabloyu incelediğimizde girdilerin çıktılara dönüştürülemediği görülüyor. Yani yatırım, hibe ve teşviklerin sonucunda çıktı alınamadığı anlaşılıyor. Bu yüksek endeksin en büyük bileşeninin de” İş Gelişmişliği” alt endeksi olduğu görülebiliyor. Bunun bir diğer versiyonu da, inovatif bir iş fikri ile şirket kurmak. Örneğin; şirket kurarken şirketin hisselerinin yüzde 40’ını yatırımcıya veriyor, devlette ve dünyada fon veren kuruluşların hibe ve teşviklerinden faydalanılıyor. Devletten ve uluslararası kuruluşlardan alınan hibe ve teşviklerle süre uzatıp işleri yavaşlatılabiliyor. Geçtiğimiz dönemlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da dile getirdiği inovasyon yatırımlarında iş bitirmeme problemi İnovasyon Endeksleri'nde de gözlerimizin önüne sürülüyor.

Çalışanların motivasyonu kırılıyor

Para kazanma amacının hibe ve teşvik olması durumunda da çalışanların güvenceleri korunmayabiliyor. Güvenceleri olmayan çalışanlar da işleri daha geç bitirebiliyor veya hiç yapmayabiliyor.

Dolandırıcılara fırsat doğuyor

Startup fikirleriyle melek yatırımcı bulabilen kişi ve şirketler, aynı şekilde iş ağında da suni bir şekilde yer edinebiliyor. Yeni bir fikrin, var olan eski bir sisteme göre alışılmış dışı görünmesinden ve inovasyon gibi gelecek vadeden bir ismi olmasından dolayı melek yatırıcımlar daha kolay bir şekilde dolandırılabiliyor. Böylelikle de piyasadaki iş ağı sayesinde daha kolay yatırım bulup hiç iş yapmadan dolandırıcılık işlerine girişilebiliyor.

Nasıl olmalı?


Uzmanlar, startup yapacakların, öncelikle piyasanın arz ettiği teknoloji noktasını yakalaması ve ona göre inovatif fikirler geliştirmesi gerektiğini söylüyor. Daha sonra iyi bir fizibilite, halkla ilişkiler ve reklam çalışması yapmaları gerektiğini de ekliyor. Aynı görüşler, startup için daha güçlü denetim mekanizmaları gerektiğini de öngörüyor.

Yorumlar (0)