Patriot savunma sistemi metal yığını mı?

Geçtiğimiz Cumartesi günü, Suudi Arabistan’da bulunan, günlük 12 milyon varilinin üstünde petrol üreten, alanında dünyanın en büyüğü olan Suudi Arabistan millî petrol şirketi Saudi Aramco’ya 18 SİHA ve 7 cruise (seyir) füzesi ile saldırı düzenlenmişti. 2 trilyon dolardan fazla değeri olan enerji şirketine saldırı petrol piyasalarını sarstı.

Suudi Arabistan’ın en büyük gücü

Saudi Aramco, günlük 12 milyon varilden fazla petrol üretimiyle dünyanın en büyüğü. Günlük 1 milyar dolar geliriyle Suudi Arabistan’ın bugünkü konumuna gelmesinde öncülük ettiği biliniyor.

En yakın rakibi Rus petrol şirketi Gazprom

Günlük 11,2 milyon varil petrol üreten Gazprom şirketinin resmî adı Open Joint Stock Company. Şirketin çok küçük bir kısmı özelleşmişti. 1990 yılında da Gazprom’un başkanı olarak Rus Başbakanı atanmıştı. Şirket, aynı zamanda doğalgaz üretiminde dünyanın en büyüğü. Rusya ve Ukrayna geriliminin merkezinde Gazprom vardı.

Rusya’yı İran, ABD ve Çin takip ediyor

Rus petrol şirketi Gazprom’u; 6,4 milyon varil petrol üretimiyle İran Millî Petrol şirketi, 5,3 milyon varil petrol üretimiyle Rockefeller ailesi kökenli olan ABD’li ExxonMobil, 4,4 milyon varil petrol üretimiyle Çin’li şirket PetroChina takip ediyor.

Suudi Arabistan İran’ı suçluyor, ABD ise yaptırım açıklayacak

Saldırıyı sahiplenenin Husiler olduğu biliniyor ancak Suudi Arabistan ve ABD kanadı, seyir füzelerinin İran’a ait olduğunu iddia ediyor. İddiaları inkâr eden İran kanadı için ABD, 48 saat içinde yaptırımlarını açıklayacak.

350 milyar dolarlık silah ve askerî mühimmat imzaları atılmıştı

2017 yılında, 11 Eylül 2001 ikiz kule saldırılarının Suudi Arabistan ile ilişkisinin olduğu ortaya atılmıştı ve ABD ve Suudi Arabistan arasında gerginlik oluşturmuştu. Benzer şekilde, Muhammed bin Selman hakkında eleştiri yazıları yazan Cemal Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan'dan kaçışı da bu döneme denk geliyordu. Kaşıkçı'nın yazıları da dünya gündemindeydi ve 350 milyar dolarlık anlaşmadan sonra ilgili gündem ortadan kaldırılmıştı. Aynı yılın Mayıs ayında, ABD Başkanı Donald Trump, göreve geldiğinde ilk dış gezisini Suudi Arabistan’da gerçekleştirmişti. Görüşmelerde 10 yıllık süreci kapsayacak olan 350 milyar dolarlık silah ve askerî mühimmat anlaşmaları imzalanmıştı, ardından mühimmat sevkiyatı ve Patriot kurulumları hızla yapılmaya başlamıştı. Suudi Arabistan Kralı Salman bin Abdülaziz, Amerikan Başkanı Trump’a ülkenin en yüksek onur madalyası olan Kral Abdülaziz madalyasını vermişti. Bunun üzerine 11 Eylül gerginliği sonlanmıştı. 11 Eylül krizi ve Kaşıkçı eleştirileri gündemden düşerken Trump, “Bu muazzam bir gün. Herkese teşekkür etmek istiyorum. ABD’ye inanılmaz yatırım söz konusu ve askerî yetkililerimiz de çok mutlu. Suudi Arabistan’a ABD’ye yaptıkları yüzlerce milyar dolarlık yatırım için çok teşekkür ediyorum. Bu daha fazla istihdam demek.” açıklamalarında bulunmuştu. Prens Selman hakkında ciddi eleştirilerin kesildiği gibi, Kaşıkçı cinayeti, perde arkasında kaldı ve dünya gündeminde güçlü bir yere sahip olamadı.

Patriotlar işe yaramadı mı?

Türkiye ve ABD arasında da krize neden olan ABD’li hava savunma sistemi Patriot (PAC-3); 70 km menzili olan PAC-1, 96-160 kilometre aralığında menzile sahip olan (PAC-2 füzesi) 20 ve 35 km menzile sahip olan anti balistik PAC-3 füzelere sahip. Milimetrik dalga hareketlerini algılayabilen ve azami hedefi 1,38 km/s olan Patriot, 36 adet hedefi teşhis ettiği anda vurabiliyor.150 kilometreden fazla menzili radar sistemi kapsayabiliyor. Aslında özellik olarak, bu tür saldırıları bastırabilecek teknolojiye sahip olduğu iddia edilen Patriot hava savunma sistemi başarılı olamadı.

Husiler daha önce Patriot vurmuştu

Husiler, geçtiğimiz Mayıs ayında Suudi Arabistan’ın Necran Havalimanı’ndaki Patriot hava savunma sistemini vurmuştu. Bu saldırıdan sonra, “ABD silahları petrol krallığını koruyamıyor.” iddiaları sürmüştü ancak geçtiğimiz temmuz ayında Suudi Arabistan ile ABD arasında THAAD (Yüksek İrtifa Alan Savunma Sistemi) için imzalar atılmıştı.

Suudi Arabistan, Güney Kore’den yardım istedi

Patriot sistemlerine yatırdığı milyarlarca dolara rağmen petrol tesisleri vurulan Suudi Arabistan, hava savunmasını güçlendirmek için Güney Kore’den yardım istedi. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Güney Kore Devlet Başkanı Moon Jae-in ile telefon görüşmesi yaptı. Güney Koreli Başkanlık Sarayı olan Mavi Saray’da yapılan açıklamada, “Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, ülkesinin hava savunma sistemini güçlendirmek için Güney Kore’nin yardımını istedi. Her iki taraf, müzakerelerin sürdürülmesi konusunda hemfikir kaldı.” İfadeleri kullanıldı.

Güney Kore, Suudi Arabistan’ın en büyük petrol tedarikçisi

Güney Kore, 2018 yılında Suudi Arabistan’dan 323 milyon varil ham petrol ithal etti ve bu miktar Güney Kore’nin toplam ham petrol ithalatının yüzde 30’una tekabül ediyor.

Putin S-400 teklif etti

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ankara’daki Suriye zirvesi sırasında basına verdiği demeçler arasında Suudi Arabistan’daki rafineri saldırısına da değindi. “Güvenliğiniz için S-400 alabilirsiniz.” diyerek Patriot’ların Suudi Arabistan’ı koruyamadığını ima etti.

S-400’ün özellikleri nasıl?

4,8  km/s azami hedef hızına sahip olan S-400 (SA-21 Growler) hava savunma sistemi, sırasıyla 40, 120, 250 ve 400 km operasyon menzilerine sahip füzeleri kullanıyor. Güdüm sistemiyle, 600 km menzili tarayıp anlık atış yapabiliyor. 160’a kadar hedefi tarayabilen S-400, 72 hedefi nokta atışı vurabiliyor. Bataryasına da 32 füze ve 8 lançeri alabiliyor.

www.habernediyor.com / Safa Kaçar