Milli Muharip Uçak için hedef 2023...

TUSAŞ Genel Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Fahrettin Öztürk, Milli Muharip Uçak için amaçlarının 2023 yılında “motor çalıştırmak” olduğunu kaydetti.

BİLİM-TEKNOLOJİ 06.05.2021, 10:30 06.05.2021, 17:31
Milli Muharip Uçak için hedef 2023...

Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Fahrettin Öztürk, Bursa Teknik Üniversitesi’nde Robot Teknolojileri üzerine yapılan bir seminerde TUSAŞ’ın geliştirmiş olduğu projelerin 2005 yılında faaliyete 2005 senesinde geçtiğini kaydetti.

Bu sürede HÜRKUS eğitim uçağının ortaya konulduğunu söyleyen Öztürk, “HÜRKUŞ-C de bunun silahlı olan versiyonu. Hazır durumda. Hürjet 2022 yılının sonunda uçmasını hedeflediğimiz bir uçak. Montaj faaliyetleri şu anda devam ediyor. Ülkemizin ilk jet uçağı budur. Hürjet’in ‘Kombat-C’ versiyonu, bunda da silah bulunuyor.” dedi.

Öztürk Milli Muharip Uçak Projesine de değinerek şu ifadeleri kullandı:

Bugünden itibaren T-129 Atak helikopteri farklı birimlerimiz tarafından kullanılıyor. Bu proje çok başarılı. Üretimler sürüyor. İhracatımız da söz konusu. S70i’nin bir modifiye edilmiş sürümü T-70 Skorsky. Yapısal ve yazılımsal olarak ciddi iyileştirmeler gerçekleştiriliyor ve yeni bir helikopter ortaya çıkmış oluyor. Bunun da üretim faaliyetleri sürüyor. Tamamıyla Türk mühendislerin yaptığı ve ilk uçuşunu 6 Eylül 2018 yılında gerçekleştiren Gökbey de bizlerin gururu.

Helikopterin üzerinde bulunan motorun dışında her şey bizlerin yerli üretimi. Bunu gururla söylüyoruz çünkü bu proje çok büyük önem arz ediyor. Gelecekte de büyük hizmetler yapacağına inanıyorum. Ağır sınıf taarruz T-929 helikopterinde de çalışmalar hızla sürüyor. MMU’da kimi küçük üretimler gerçekleştiriliyor ancak bu proje aşamasında ve çok hızlı bir şekilde mesafe kat ediyoruz.”

“TR Motor ve TEI yerli motor çalışmalarına devam ediyor”

Öztürk, “2023 yılında Milli Muharip Savaş Uçağı’mızı hangardan çıkartıp motor çalıştırmak gibi bir hedefimiz var. İlk uçuşumuzu inşallah 2025 veyahut 2026 senesinde yapacağız. Bunun envantere girmesi konusu 2028-2029 veya 2030 gibi olabilir. Yaklaşık olarak mühendis sayısı şu anda bu projede 1000’e yaklaştı.” dedi.

Öztürk İHA’ların ve ANKA’ların ülkemizin gurur kaynağı olduğunu söyleyerek, “Hem ülkemize hem de dünyaya İHA ile ilgili örnek olduk. Bu anlamda ihracatımız da bulunuyor. Çok yakın zamanda ilk teslimatı Tunus’a yapacağız.” dedi.

Açıklamalarını yerli uçağın geliştirilme çalışmalarının sürdüğünü söyleyerek sürdüren Öztürk, şu bilgileri paylaştı:

“Eskişehir’deki TEI’de motor geliştirme çalışmalarımız sürüyor. Milli Muharip Savaş Uçağı’nda çift F-16 motoruyla başlıyoruz. Firmamızın amacı kendi motorumuzu üretebilmek. Bunun için de Hacettepe Teknokent’te faaliyetler devam ediyor. Motor geliştirme yönünde çalışmalar yapılıyor. MMU’nun ilk prototipleri dışarıdan gelmiş olan motorla uçacak ancak daha sonra müşteriye kendi motorlarımızı vermeyi planlıyoruz. TR Motor ve TEI tarafından yerli motor çalışmaları sürdürülüyor.

Bununla birlikte TUSAŞ’ın uzay faaliyetlerini de paylaşan Öztürk, “Göktürk 2’ye ilişkin faaliyetler bulunuyor. Turksat 6A var. F-16 genlerinden kalan çok güçlü olduğumuz uçak yapısalları bölümü bulunuyor. Biz burada dünyanın hemen hemen bütün uçaklarına parça yapıyoruz. Binmiş olduğumuz herhangi bir Airbus, Boeing uçağında muhakkak firmamızın bir parçası vardır. Bir zamandır F-35’in orta gövdesini de uçak yapısalları grubumuz oluşturuyor.” şeklinde konuştu.

TUSAŞ’ın 2020 yılı Ar-GE harcamaları yüzde 40 civarlarında…

TUSAŞ’ın ciddi bir üretim potansiyelinin olduğunu vurgulayan Öztürk, firmayı 15 milyar dolarlık iş hacmini büyütüp daha da güçlü bir yapıya kavuşturmak istediklerini kaydetti.

Öztürk, Ar-Ge faaliyetlerinin önemine vurgu yaparak, “TUSAŞ, Türkiye’de Ar-Ge harcamalarında ilk sırada. Bizim yüzde 40’lar civarında bir Ar-Ge harcamamız var. 2020 yılının sonunda ve bizlerin özgün projeler dışında Ar-Ge’ye ayırdığımız kaynak yüzde 10 seviyelerine çıktı. Ülkemizin oranı yüzde 1’ler düzeyinde. Çok ciddi bir rakamda bulunuyoruz. Bunu sürdürebilmemiz gerekli.” şeklinde konuştu.

Hedeflere ulaşabilmek maksadıyla çok ciddi bir mücadele vermek gerektiğine dikkat çeken Öztürk, sözlerine şöyle devam etti:

“Güçlü ve yetkin üniversitelere, bilgili insan kaynağına, araştırma kuruluşlarına, büyük ve güçlü şirketlerle KOBİ’lere ihtiyacımız var. Bu ekosistem sağlıklı bir şekilde sürsün ve ülkemiz, teknolojik seviyesi en fazla ülkeler listesinde bulunsun. Yatırım büyük bir önem taşıyor. Eğer Ar-Ge yatırımı gerçekleştirmezseniz, yerlileştirme, millileştirme gibi konular birçok faaliyet sekteye giriyor. Teknolojik ürünlerin fazlaca pahalı olmasından kaynaklı oluyor bu. Ülkemizin pek çok kaynağı buralara gidiyor ve ciddi olarak bizde de bir cari açığa sebep oluyor. Bunu kapatmanın en makul yolu, yüksek teknolojili ürünleri üreterek ihracını sağlamak. Enerji konusunda dışa bağımlılığı olan bir ülkeyiz. Bazı konularda da dışa bağımlılığımız var. Güçlü bir model oluşturup bu bağımlılığı ortadan kaldırabilmemiz büyük bir önem taşıyor.”

Öztürk, öğrencilerin eğitim alırken şekillenmelerine yardımcı olmak, onları TUSAŞ’ın çarkına daha erken sokmak amacıyla faaliyetlerini sürdürdüklerine vurgu yapan Öztürk, “TUSAŞ olarak, konusuna hakim, çalışkan, yazılımları çok iyi bir şekilde kullanan ve yabancı dil bilen elemanlar arıyoruz. Bizler dünya markası bir uzay ve havacılık firması olma vizyonundayız. Bu vizyon için de disiplinli, çalışkan, hayat boyu öğrenme odaklı gençler, tecrübeli insanlar ve hocalarla çalışmak istiyoruz.” dedi.

Yorumlar (0)